All Time Top 100 Movies [up. 01.01.2015]

Andy Dufresne is a young and successful banker whose life changes drastically when he is convicted and sentenced to life imprisonment for the murder of his wife and her lover. Set in the 1940's, the film shows how Andy, with the help of his friend Red, the prison entrepreneur, turns out to be a most unconventional prisoner.

Andy Dufresne, genç ve başarılı bir bankerdir. Karısını ve karısının sevgilisini öldürmek suçundan yargılanır ve ömür boyu hapis cezası alır. Shawsank Hapishanesi'nde dayak, işkence, tecavüz, her türlü durum yaşanmaktadır fakat Andy gene de hayata bağlı ve iyimserdir. Bu tutumu etrafındakileri de etkiler. Andy umutlu bakış açısıyla çevresindeki tüm mahkumları, parmaklıklar arkasında bile özgür bir yaşam olabileceğine inandırır. Andy'nin bu çabalarına ortak olacak bir arkadaşı da olacaktır: Red.
Bir Stephen King uyarlaması olan filmde Morgan Freeman ve Tim Robbins başrolde. Film, 1995'te, aralarında en iyi film adaylığı da olmak üzere tam 7 dalda Oscar'a aday gösterildi.

Dom Cobb is able to use his unique skills to his advantage - he can enter people's minds through their dreams and thereby learn their secrets. He is a thief for hire but Japanese businessman Mr. Saito has a somewhat different proposition for him. He wants Cobb to enter the mind of Robert Fischer Jr., who is about to inherit his father's massive business empire, to plant a simple notion: to break-up his father's conglomerate and sell it off. In return, Saito will make it possible for Cobb to freely return to the US where he is currently wanted by the police. Cobb accepts and assembles his team with a plan to plant the idea deep in Fisher's mind by generating a series of dreams within dreams so that he eventually thinks he came up with the idea himself. As the intended deception grows ever more complex, Cobb has to deal with his own emotions and feelings of guilt, which are projecting themselves into the dreamspace. Cobb has to deal with the eventual question of what is real and what is only a dream.

Dom Cobb (Leonardo DiCaprio) çok yetenekli bir hırsızdır. Uzmanlık alanı, zihnin en savunmasız olduğu rüya görme anında, bilinçaltının derinliklerindeki değerli sırları çekip çıkarmak ve onları çalmaktır...

Cobb'un bu ender mahareti, onu kurumsal casusluğun tehlikeli yeni dünyasında aranan bir oyuncu yapmıştır. Ancak, aynı zamanda bu durum onu uluslararası bir kaçak yapmış ve sevdiği herşeye mal olmuştur. Cobb'a içinde bulunduğu durumdan kurtulmasını sağlayacak bir fırsat sunulur. Ona hayatını geri verebilecek son bir iş; tabi eğer imkansız "başlangıç"ı tamamlayabilirse...

Mükemmel soygun yerine, Cobb ve takımındaki profesyoneller bu sefer tam tersini yapmak zorundadır; görevleri bir fikri çalmak değil onu yerleştirmektir. Eğer başarırlarsa, mükemmel suç bu olacaktır.

Ama ne dikkatle yapılan planlamalar, ne de uzmanlıkları, onları, her hareketlerini önceden tahmin ettiği anlaşılan tehlikeli düşmanlarına karşı hazırlıklı kılabilir. Bu, gelişini sadece Cobb'ın görebildiği bir düşmandır...

In the end of the Nineteenth Century, in London, Robert Angier, his beloved wife Julia McCullough and Alfred Borden are friends and assistants of a magician. When Julia accidentally dies during a performance, Robert blames Alfred for her death and they become enemies. Both become famous and rival magicians, sabotaging the performance of the other on the stage. When Alfred performs a successful trick, Robert becomes obsessed trying to disclose the secret of his competitor with tragic consequences.

Viktorya Devri’nde iki sahne sihirbazı, giderek şiddetlenen bir savaşa ve birbirlerinin mesleki sırlarını ortaya çıkartmak için doymaz bir susuzluğa dönüşen güçlü bir rekabete girişiyorlar. Bu iki görkemli adamın cüreti tutkuya, şovmenliği bilime ve hırsı dostluğa kırdırmalarının sonuçları tehlikeli, ölümcül ve hileli oluyor. Her şey yüzyılın başında, hızla değişen Londra’da başlıyor. Sihirbazların ünlü ve en üst mertebede idol olarak kabul edildikleri bir zamanda, iki genç sihirbaz şöhrete giden yolu çizmeye başlarlar. Gösterişli, sofistike Robert Angier tam bir şovmenken, yontulmamış ve gelenekçi Alfred Borden sihirli fikirlerini gösterme yeteneğinden yoksun, yaratıcı bir dahidir. Birbirlerini takdir eden arkadaşlar ve ortaklar olarak yola çıkarlar. Ama en büyük numaraları ters gidince, aralarında ömür boyu sürecek bir düşmanlık başlar; ikisi de bir diğerini geçme ve altüst etme niyetindedir. Sürdürdükleri aşırı rekabet, her numarayla, her gösteriyle daha da büyür; ta ki sınır tanımayana, hatta elektriğin yeni ve inanılmaz güçlerini ve Nikola Tesla’nın bilimsel dehasını işin içine dahil edene dek...

Jules Winnfield and Vincent Vega are two hitmen who are out to retrieve a suitcase stolen from their employer, mob boss Marsellus Wallace. Wallace has also asked Vincent to take his wife Mia out a few days later when Wallace himself will be out of town. Butch Coolidge is an aging boxer who is paid by Wallace to lose his next fight. The lives of these seemingly unrelated people are woven together comprising of a series of funny, bizarre and uncalled-for incidents.

Ödül avcısı Butch Coolidge şeytanla yaptığı bir anlaşmada ödemeyi durdurmaya karar verir. Honey Bunny ve Pumpkin, hayatlarına biraz hareket katmak isteyen genç ve birbirlerine aşık bir çift soyguncudur. Bu arada iki işi iyi bilen gangster, Vincent Vega ve Jules, günlük işlerinden biri olarak,patronlarına ödemeyi geciktiren bir kaç sahtekar genci vurmaya giderler. Vincent patronun genç ve güzel karısına bebek bakıcılığı yapmakla da görevlendirilirken ortağı suç yaşamına son vermeye karar verir. Cesur bir boksör ise para karşılığı hile yapmayı redderek şehirden kaçar. Kader bu aykırı tipleri mutheşem bir raslantı sonucu bir araya getirecektir.

Vito Corleone is the aging don (head) of the Corleone Mafia Family. His youngest son Michael has returned from WWII just in time to see the wedding of Connie Corleone (Michael's sister) to Carlo Rizzi. All of Michael's family is involved with the Mafia, but Michael just wants to live a normal life. Drug dealer Virgil Sollozzo is looking for Mafia Families to offer him protection in exchange for a profit of the drug money. He approaches Don Corleone about it, but, much against the advice of the Don's lawyer Tom Hagen, the Don is morally against the use of drugs, and turns down the offer. This does not please Sollozzo, who has the Don shot down by some of his hit men. The Don barely survives, which leads his son Michael to begin a violent mob war against Sollozzo and tears the Corleone family apart.

Sicilya'dan göç eden Corleone ailesi, Amerika'da yerleşme çabalarını sürdürürken kendilerine kaba kuvvet kullanmaya kalkan ve yapmaya kalktıkları her işten haraç isteyen bir takım kimliği belirsiz kişilere karşı onlar da kaba kuvvet kullanmaya ve bunda da başarılı olmaya başlayınca kendilerini tahmin bile edemeyecekleri bir yaşantının içinde bulurlar. Bir taraftan son derece katı örf ve aile yaşantısı diğer tarafta ise acımasızca önlerine çıkanları yok etmeye başlayan Corleone ailesi bir müddet sonra Amerika'nın en korkulan mafya topluluğu haline gelmiştir. Kendileri her ne kadar mafya değil bir aile olduklarını söyleseler de.

A boat has been destroyed, criminals are dead, and the key to this mystery lies with the only survivor and his twisted, convoluted story beginning with five career crooks in a seemingly random police lineup.

Beşi de birbirinden yetenekli ve kendi alanlarında uzman sabıkalı, basit bir kaçırma olayından sonra gözaltına alındıklarında hiçbiri olaya bir anlam veremeden boş gözlerle birbirlerine bakmaktadır. Hikayeyi araştıran ajan David Kujan Kaliforniya San Pedro Limanı'nda 27 kişinin ölümü ile sonuçlanan gizemli patlama ile bu beş kişinin bağlantısı olduğunu varsaymaktadır. Elinde kalan tek canlı tanık Verbal Kint hikayeyi baştan sona soğukkanlılıkla kendisine aktarmaktadır fakat tüm soru işaretleri bir kişinin üzerinde yoğunlaşır: "Keizer Soze".

Batman raises the stakes in his war on crime. With the help of Lieutenant Jim Gordon and District Attorney Harvey Dent, Batman sets out to dismantle the remaining criminal organizations that plague the city streets. The partnership proves to be effective, but they soon find themselves prey to a reign of chaos unleashed by a rising criminal mastermind known to the terrified citizens of Gotham as The Joker.

The Dark Knight'da, Batman suça karşı savaşını daha da ileriye götürüyor: Teğmen Jim Gordon ve Bölge Savcısı Harvey Dent’in yardımlarıyla, Batman, şehir sokaklarını sarmış olan suç örgütlerinden geriye kalanları temizlemeye girişir. Bu ortaklığın etkili olduğu açıktır, ama ekip kısa süre sonra kendilerini, Joker olarak bilinen ve Gotham şehri sakinlerini daha önce de dehşete boğmuş olan suç dehasının yarattığı karmaşanın ortasında bulurlar.

A drama set in 1986 Iran and centered on a man, Sahebjam, whose car breaks down in a remote village and enters into a conversation with Zahra, who relays to him the story about her niece, Soraya, whose arranged marriage to an abusive tyrant had a tragic ending.

Freidoune arabası bozulduğu için durduğu küçük bir köyde Zehra ile tanışır. Freidoune'nin gazeteci olduğunu anlayan Zehra, onunla konuşabilmek için ısrarla peşine takılır. Yeğeni Süreyya bir gün önce, aynı köyde yaşadığı insanlar tarafından vahşice katledilmiştir. Ölmeden önce yeğenine söz veren Zehra, bunun köyün sırlarının arasına gömülmemesi için elinden geleni yapmaya kararlıdır.

An older man listens to Bill's story about being a callow writer who likes to follow strangers around around London, observing them. One day, a glib and self-confident man whom Bill has been following confronts him. He's Cobb, a burglar who takes Bill under his wing and shows him how to break and enter. They burgle a woman's flat; Bill gets intrigued with her (photographs are everywhere in her flat). He follows her and chats her up at a bar owned by her ex-boyfriend, a nasty piece of work who killed someone in her living room with a hammer. Soon Bill is volunteering to do her a favor, which involves a break-in. What does the older man know that Bill doesn't?

Londralı işsiz bir yazar olan Bill, yeni romanı için insanların yaşamlarını öğrenmeyi takıntı haline getirir. Onları takip ederek, gizlice evlerine girerek hayatları hakkında ayrıntıları öğrenmeye çalışan Bill'in takip ettiği insanlardan biri olan Cobb adındaki iyi giyimli yabancı, aslında azılı bir soyguncudur. Bill'in kendince iyi niyetli saplantısı Cobb'un izlendiğini fark etmesiyle, birden ölümcül bir şekilde tersine döner ve kendisini bir anda karanlık suç dünyasının dehlizlerinde bulur.

An average man is kidnapped and imprisoned in a shabby cell for 15 years without explanation. He then is released, equipped with money, a cellphone and expensive clothes. As he strives to explain his imprisonment and get his revenge, Oh Dae-Su soon finds out that his kidnapper has a greater plan for him and is set onto a path of pain and suffering in an attempt to uncover the motive of his mysterious tormentor.

Karısı ve yeni doğan bebeği ile birlikte yaşayan Oh Dae-Su adında sıradan bir adam, 1988'de bir gün evinin önünden kaçırılır. Uyandığında kendisini küçük ve karanlık bir hücrede bulur. Oraya kimler tarafından ve neden kapatıldığını bilmeyen adamın dünyayla tek bağlantısı, sadece hücresindeki küçük televizyondur. Bir gün haberlerde karısının vahşice öldürüldüğünü duyunca şok geçirir ve olayla bağlantısı olduğu düşünüldüğü için kapatıldığını anlar.Tam 15 yıl sonra bir gün aniden serbest bırakılan adam, ailesini öldüren kişileri bulmaya ve kendisini oraya kapatanlardan intikam almaya yemin eder

A mother's last wishes send twins Jeanne and Simon on a journey to the Middle East in search of their tangled roots. Adapted from Wajdi Mouawad's acclaimed play, Incendies tells the powerful and moving tale of two young adults' voyage to the core of deep-rooted hatred, never-ending wars and enduring love.

İkizler Jeanne ve Simon'u karışık köklerini araştırmak için Orta Doğu'ya göndermek bir annenin son dileğidir. Wajdi Mouawad'ın beğenilen oyunundan uyarlanan Incendies, iki genç yetişkinin köklü nefret, sonu gelmeyen savaşlar ve kalıcı sevgiye yolculuğunu anlatan güçlü ve dokunaklı öyküsüdür.

The handsome and wealthy César is very successful with women and is having difficulties getting rid of Nuria, his last affair. His best friend, Pelayo, is unlucky with women and jealous of César. At his birthday party, César meets the gorgeous and sexy Sofia, currently dating Pelayo, but they are immediately attracted to each other and spend the night together in her apartment. The next morning, César finds Nuria outside of Sofia's building, and he accepts her offer of a ride home. However, she commits suicide, crashing her car against a wall, but César survives the crash with his face completely disfigured. The doctors do not have the technology to restore his face and César is absolutely depressed and missing Sofia. One night, César meets Sofia and Pelayo in a bar but he drinks too much and passes out on the street. However, the next morning, Sofia finds César on the street and kisses him, telling that she loves him. Then the doctors tell him that they are able to fix his face. Out of the blue, César's happiness changes and he finds that he is trapped in a nightmare.

Hayatının baharında, genç ve güzel yüzlü Cesar (Eduardo Noriega) fazlasıyla güvendiği yüzünün şeklini bir kazada kaybedince yıkılır. Bir gün bir partide Sofia (Penelope Cruz) ile tanışır ve ona tutkuyla bağlanır. Lineer bir kurgu yapısına sahip olmayan filmde bir süre sonra Cesar korkunç kabuslarıyla yüzleşecektir.

Paul Edgecomb is a slightly cynical veteran prison guard on Death row in the 1930's. His faith, and sanity, deteriorated by watching men live and die, Edgecomb is about to have a complete turn around in attitude. Enter John Coffey, He's eight feet tall. He has hands the size of waffle irons. He's been accused of the murder of two children... and he's afraid to sleep in a cell without a night-light. And Edgecomb, as well as the other prison guards - Brutus, a sympathetic guard, and Percy, a stuck up, perverse, and violent person, are in for a strange experience that involves intelligent mice, brutal executions, and the revelation about Coffey's innocence and his true identity.

Bir hapishanede gardiyanlık yapan Paul Edgecomb'un görevi, hücrelerinden alınan idam mahkumlarını, elektrikli sandalyenin bulunduğu ölüm odasına kadar olan bir millik yeşil yoldan götürmektir. Edgecomb yıllar boyunca bu yoldan sayısız idam mahkumu nakleder. Ama hiçbirisi onu John Coffey kadar etkilemez. Oldukça iri yarı biri olan Coffey, iki küçük kızı öldürmek suçundan idama mahkum olmuştur. Ürkütücü görünümünün aksine oldukça duygulu ve karmaşık bir iç dünyası olan Coffey, bazı doğa üstü güçlere sahiptir. Edgecomb onunla yakınlaştıkça artık hiç beklenmedik yerlerde mucizelerin olabileceğine inanmaya başlayacaktır.

McMurphy has a criminal past and has once again gotten himself into trouble with the law. To escape labor duties in prison, McMurphy pleads insanity and is sent to a ward for the mentally unstable. Once here, McMurphy both endures and stands witness to the abuse and degradation of the oppressive Nurse Ratched, who gains superiority and power through the flaws of the other inmates. McMurphy and the other inmates band together to make a rebellious stance against the atrocious Nurse.

Eyalet Akıl Hastaesi'nde kısa bir tatil kulağa pek de kötü gelmiyor, öyle değil mi? Randle P. McMurphy (Jack Nicholson), damarlarında kan yerine elektrik dolaşan, ağzı çok iyi laf yapan özgür ruhlu bir mahkumdur. McMurphy, deli numarası yaparak kendisini 'kaçıklar' olarak nitelediği adamların yanına aldırır. Ve hemen ardından, onun bulaşıcı düzensizlik sevdası yeni geldiği yerdeki uyuşturucu rutinle karşı karşıya gelir. McMurphy Dünya Kupası maçları oynanırken, yeni arkadaşlarının yatıştırıcı ilaçlara boğulmuş bir şekilde ortalıkta bornozlarla dolaşmasına dayanamaz. Bu, savaş demektir! Bir tarafta McMurphy vardır. Diğer tarafta ise, sinema tarihinin en soğuk ve canavar ruhlu karakterlerinden Hemşire Ratched (Louise Fletcher) vardır. Ortada ise, koğuştaki herkesin kaderi. Ken Kesey'in en çok satanlar listesindeki romanından uyarlanan Guguk Kuşu, 1975'te beş ana Akademi Ödülü'nü kazandı

A team of explorers travel through a wormhole in an attempt to ensure humanity's survival.

Filmin geçtiği yakın gelecekte yeryüzünde yaşam, artan kuraklık ve iklim değişiklikleri nedeniyle tehlikeye girmiştir. İnsan ırkı yok olma tehlikesiyle yüzyüzedir. Derken yeni keşfedilmiş bir solucandeliği, tüm insanlık için umut olur. Buradan geçip boyut değiştirerek daha önce hiçbir insanoğlunun erişemediği yerlere ulaşmak ve insanoğlunun yeni yaşam alanlarını araştırmak ise bir grup astronot-kaşife kalır. Bu kaşifler, geçen 1 saatin dünyadaki 7 yıla bedel olduğu ortamda hem hızlı ve cesur olmak zorunda kalacaklardır.

Three interconnected stories about the different strata of life in Mexico City all resolve with a fatal car accident. Octavio is trying to raise enough money to run away with his sister-in-law, and decides to enter his dog Cofi into the world of dogfighting. After a dogfight goes bad, Octavio flees in his car, running a red light and causing the accident. Daniel and Valeria's new-found bliss is prematurely ended when she loses her leg in the accident. El Chivo is a homeless man who cares for stray dogs and is there to witness the collision.

Octavio adındaki genç sorumsuz kişiliklidir ve erkek kardeşi Ramiro'nun karısı Susana'ya büyük bir tutkuyla aşıktır. Ramiro ise serserinin tekidir. Katıldığı tüm festivallerde ödül kazanan film kimilerine göre milenyumun ilk başyapıtı olarak adlandırılmaktadır. İstanbul Film Festivali'nde de gösterilen film büyük beğeni toplamıştır.

Sadik is one of the rebellious youth who has been politically active as a university student and became a left-wing journalist in the 70's, despite his father's expectations of him becoming an agricultural engineer and taking control of their family farm in an Aegean village. On the dawn of September 12, 1980, when a merciless military coup hits the country, they cannot find access to any hospital or a doctor and his wife dies while giving birth to their only child, Deniz. After a long-lasting period of torture, trials, and jail time, Sadik returns to his village with 7-8 years old Deniz, knowing that it will be hard to correct things with his father, Huseyin.

1980 darbesinde annesini kaybeden küçük Deniz (babası o dönemde bir çok erkek çocuğa verilen ismi koymuş) yedi yıl sonra hiç görmediği dedesinin Ege’deki çiftliğine doğru bir yolculuğa çıkar. Deniz’in dedesini hiç görmemesinin nedeni dedesiyle babasının yıllardır küs oluşudur. Hüseyin Efendi (Çetin Tekindor)okumaya diye gönderdiği oğlunun politik olaylara karıştığını öğrenince onu evlatlıktan silmiştir çünkü.Sadık’ın her şeye rağmen baba evine geri dönüşünün nedeni Deniz’den ayrılmak zorunda oluşudur; küçük oğlunu babasına emanet edecektir. Kelimenin tam anlamıyla Deniz bu çiftlikte hafif tatlı kaçık bir ailenin ortasında bulur kendini. Evin yanaşmaları,küs teyze(Şerif Sezer), traktör kullanan ve telsizle konuşan müthiş bir babaanne(Hümeyra), bileğinden boğazına kadar bilezikle dolaşan gelin Hanife (Binnur Kaya) ve saf bir amca (Yetkin Dikinciler).Düşünsenize hepsi bağırarak ve hep bir ağızdan konuşuyor. Sadık Uğruna savaştığı bir Türkiye’ye ve terk ettiği sevgilisiyle ve kendiyle kasabada yüzleşirken; çocuk, dedesinin ve babasının arasındaki tüm buzları eritecektir

Leon is a first-class hit man, but is also a sensitive guy who loves his potted plants. He is moral: "No women, no children" is his professional motto. He is sympathetic to his neighbor, Mathilda, a typically rebellious twelve-year-old who has trouble with her family. But when her father runs afoul of drug kingpin Norman Stansfield, Mathilda turns to Leon for assistance

Mathilda, New York'ta yaşayan ailesi dağılmış 12 yaşında küçük bir kızdır. Ailesini sevmeyen Mathilda için en değerli varlığı küçük kardeşidir. Babası uyuşturucu işlerine bulaşınca mafya ailenin tüm bireylerini öldürür. O sırada alışverişte olan Mathilda ise olaydan kılpayı kurtulur ve Leon'un kaldığı daireye saklanır. Leon ise çok soğukkanlı bir katildir. Ancak Mathilda'ya karşı içten bir sevgi besler ve ona kol kanat gerer. Aslında babalık, arkadaşlık gibi kavramlar ona çok yabancıdır.

This thriller portrays the exploits of a deranged serial-killer. His twisted agenda involves choosing seven victims who represent egregious examples of transgressions of each of the Seven Deadly Sins. He then views himself as akin to the Sword of God, handing out horrific punishment to these sinners. Two cops, an experienced veteran of the streets who is about to retire and the ambitious young homicide detective hired to replace him, team up to capture the perpetrator of these gruesome killings. Unfortunately, they too become ensnared in his diabolical plan...

Cinayet masasından iki dedektif bir seri katilin peşine düşer. Bu katil, cinayetleri dünyayı yedi ölümcül günahtan temizlemek için işlemektedir. Bu günahları işleyenlerden bir liste yapan katil, kendini tanrının görevlisi sayar ve kurbanlarını acımasızca öldürür.

In late nineteenth century Vienna, renowned illusionist Eisenheim is reunited with the Duchess von Teschen when she is volunteered from the audience to participate in an illusion during one of his performances. Despite having not seen each other in fifteen years when they were teenagers, they almost immediately recognize each other as Eduard Abramovich and Sophie von Teschen, they who had a doomed romance at that time due to their class differences. The Duchess is soon to be wed to the Crown Prince Leopold in what would be for him a marriage solely in pursuit of power: overthrowing his father, the Emperor Leopold, as well as overtaking the Hungarian side of the empire. The Crown Prince is known to use violence against women if it suits his needs or purposes. As such, the Duchess, who realizes that she still loves Eisenheim and he her, can never leave the Crown Prince without it jeopardizing her life. After Eisenheim humiliates the Crown Prince at a private show which results in an incident between the Crown Prince and the Duchess, the battle between Eisenheim and the Crown Prince moves into the public performance realm, which many believe demonstrates Eisenheim's supernatural powers. Much of the work for the Crown Prince in the battle with Eisenheim is conducted by Chief Inspector Uhl, who would become the Chief of Police under the Crown Prince's reign. As such, Uhl may have ulterior motives in turning a blind eye to any unlawful act of the Crown Prince against Eisenheim or the Duchess

Marangoz bir ailenin oğlu olan Eisenheim (Edward Norton), aristokrat bir ailenin kızı Sophia'ya (Jessica Biel) aşık olur; ancak sosyal konumları nedeniyle ilişkilerinin yasaklanması sonucu Avusturya'yı terk ederek dünyayı keşfe çıkar. Eisenheim15 yıl sonra ünlü bir illüzyonist olarak isim yapmıştır; ülkesine döndüğünde eski sevgilisi Sophie Avusturya-Macaristan veliaht prensi Leopold (Rufus Sewell) ile nişanlanmak üzeredir.

44 year old flight attendant Jackie Brown gets caught with gun dealer Ordell Robbie's money and to get the ATF off her back she sets up Ordell with her new friend, a bail bondsman named Max Cherry. But what the ATF doesn't know, is that they are part of her wild plan to get Ordell's half million dollars and get off scott free. However, she has to do it under the noses of both Ordell, the ATF man and a local cop. What she doesn't know is Ordell's blonde beach bunny wants the money for herself as does Ordell's ex-con friend.

Amerika'nın en uyduruk havayollarından birinde hava hostesi olan Jackie Brown'ın emekliliği giderek yaklaşmaktadır. Hostesimiz ayın sonunu getirebilmek için silah kaçakçısı Ordell için çalışmaktadır. Polis durumdan haberdardır. Ordell de polisin haberdar olduğundan ve dolayısıyla Jackie'nin hayatının bıçak sırtında olduğundan.Olaylar ortaya çıktığuında Jackie ve Ordell cephelerine yeni yardımcılar katılır ve herkes yarım milyon doların peşine düşer.

Daniel Plainview is an oil man and spends his days harvesting the money from discovered oil. When Paul Sunday asks Plainview to dig for the oil at his family home, he finds it too hard to resist. Soon, he is up in Little Boston, California. Not everyone is pleased to see him as tension builds between Daniel and preacher, Eli Sunday as well as the greed.

Upton Sinclair’in “Petrol-Oil!” adlı romanından uyarlanan filmin konusu, 20. yüzyılın başlarında geçer. Aile çiftliği arazisinde petrol çıkartma haklarını almasıyla birlikte servetini hızla katlayan bir işadamı ile (Daniel Day-Lewis), kısa sürede gelişip kalkınan kasabanın karizmatik genç rahibinin (Paul Dano) paralel öyküsü anlatılır. Güney Kaliforniya’da petrol bulunmasının ardından ortaya çıkan tablo, daha önceki yıllardaki “Altına Hücum” olgusunun eşdeğeridir. İşadamının Amerikan Rüyası kavramının farkına varması ve Amerikan Rüyası tarafından yok edilmesiyle birlikte filmin öyküsü hırs ve inançların irdelemesine dönüşür.

The epic adventures of the legendary Baran the Bandit following his release from prison. After serving 35 years, it is no surprise that the world has changed dramatically. Still, Baran can't help but be shocked to discover that his home village is now underwater thanks to the construction of a new dam. He then heads for Istanbul to get revenge upon his former best friend, the man who snitched on him and stole his lover Keje. Along the way, Baran teams up with Cumali, a tough young punk who finds the thief's old-fashioned ways rather quaint. When Cumali gets into deep trouble with a crime boss, Baran adds another vengeful task to his roster.

35 yıl önce Cudi dağlarında bir grup eşkıya jandarma tarafından yakalanır. 35 yıl içinde eşkıyaların hepsi ya hastalıktan ya da bölgedeki hesaplaşmalardan ötürü can vermiştir. Biri dışında; Baran...Baran 35 yıl sonra hapisten çıkınca ilk işi köyüne dönmek olur. Ama doğduğu topraklar şimdi baraj suları altındadır. Geçmişin izlerini sürmeye başlayan Eşkıya, yıllardır bilmediği bir gerçeği öğrenir. Hapse düşmesine en yakın arkadaşının ihaneti neden olmuştur. Bu arkadaş Eşkıya Baran'in çocukluk aşkını, Keje’yi satın alarak İstanbul’a kaçmıştır. Eşkıya ne İstanbul’u ne de arkadaşının adresini bilmemektedir. Tren'de, Tarlabaşı'nın arka sokaklarında büyümüş, pavyon, kumarhane, uyuşturucu muhabbetinin içinde yaşayan Cumali adlı genç bir adamla tanışır. Onla birlikte İstanbul'a gider ve kendisinin derdinin yanında bir de Cumali'nin derdiyle uğraşmaya başlar. İstanbul ve bu karanlık sokaklar adım adım sevdiği kadın Keje ye yaklaştırır Eşkıya'yı....

An aging porn star agrees to participate in an "art film" in order to make a clean break from the business, only to discover that he has been drafted into making a pedophilia and necrophilia themed snuff film.

Porno yıldızı hayatının rolünü kabul eder ancak yönetmenin kendisi için cinayet planları düşündügünü bilmemektedir.

As the Civil War continues to rage, America's president struggles with continuing carnage on the battlefield and as he fights with many inside his own cabinet on the decision to emancipate the slaves.

ABD’nin 16. başkanı olan ve 1861-1865 arasında yaşanan ırkçı iç savaşa öncülük eden Abraham Lincoln’un yaşadıkları ve bu savaşı sonlandırma isteğinin konu edildiği biyografi filmi daha çok diyaloglardan oluşuyor.

Year 1977, a September morning in Ankara... Yilmaz tries to rush his pregnant wife Neriman to the hospital and he crushes into Omer's car. This accident causes Omer's pregnant wife Inci, who was in the back seat, to have a pre-term labor. The babies are born on the same day. They see each other for the first time... This accident is the threshold of the coincidences that bring Ozgur and Deniz together. They come across each other in Ankara several times during their childhood and youth. Each intersection has a butterfly effect, resulting in drastic changes in their lives. They become each other's puppy love or their first heartbreak... But beyond this, each confluence changes their route of life. Not only theirs, but also their families'... They sometimes cause disasters, sometimes miracles. However, they can never be together. Whatever it is that brings them together, manages to build a transparent wall between them. Until they come across each other again in Istanbul, 25 years later...

“Aşk Tesadüfleri Sever”, doğumlarından itibaren çocukluk ve ilk gençlik yılları boyunca yolları Ankara’da kesişen, 2010 yılında İstanbul’da tanışan Özgür (Mehmet Günsür) ve Deniz’in (Belçim Bilgin) birbirlerine doğru ve engellerle dolu aşk macerasını anlatırken, bir yandan da geri dönüşlerle onların bugünlerini yaratan dönemlere uzanıyor. Film, Türkiye’nin 70’li, 80’li, 90’lı ve 2000’li yıllarını ziyaret ederek, o yılların artık unutulmaya yüz tutmuş popüler kültür öğelerinden, müziklerinden, yaşam biçimlerinden ve alışkanlıklarından besleniyor. “Aşk Tesadüfleri Sever” pek çok gerçek hikayeden yola çıkılarak derlenmiş olaylar bütünüyle; İstanbul’dan Ankara’ya yaptığı nostaljik yolculuğun içinde izleyiciye doyurucu, duygusal, yıllarca akıllardan çıkmayacak bir aşk filmi vaad ediyor.

Drama set in 1954, U.S. Marshal Teddy Daniels is investigating the disappearance of a murderess who escaped from a hospital for the criminally insane and is presumed to be hiding nearby.

“Departed-Köstebek” ile Oscar ödülü kazanan yönetmen Martin Scorsese’in yönettiği “Shutter Island-Zindan Adası”nda, Massachussets sahili açıklarındaki bir adada suç işlemiş akıl hastalarının tedavi edildiği hastanedeki bir katilin esrarengiz şekilde kayboluşunu soruşturmakla görevlendirilen Teddy Daniels (Leonardo DiCaprio) ve Chuck Aule (Mark Ruffalo) adlı iki polisin baş döndüren hikayesi konu ediliyor.

A Ukrainian woman named Irena calculatedly insinuates herself into the lives of a young, affluent Italian family. Stopping at nothing to become the couple's trusted maid and the beloved nanny to their fragile young daughter, Irena risks everything in her quest to uncover the truth about the family. Like an intricately constructed jigsaw puzzle, The Unknown Woman reveals piece by piece the enigma of Irena's past.

Günümüzde, kaynayan bir İtalyan şehri. “Esrarengiz kadın” Irena. Ukrayna’dan uzun yıllar önce İtalya’ya gelmiş, geçmişin hayaletleri arasından şimdiki zamanı arayan bir kadın. Kesişen, üst üste çakışan, entrikalarla dolu bir yapboz, gerilimli bir anlatım hazırlayan iki zaman düzlemi. Irena gerçekten kim? Yavaş yavaş hikayesi gün ışığına kavuşur. Kız, Doğu Avrupa’dan, birçok başka kadın ile birlikte kaçmıştır. Acımasız, dramatik bir yolculuğu atlattıktan sonra, acımasız, vicdansız adamlara yem olmuştur. Anlatılamayacak acılara ve aşağılanmalara maruz kalmış, ruhunu asla rahat bırakmayacak anılar zihnine kazınmıştır. Irena için sadece bir tek güzel anı kalmıştır geriye: melankolik, kalp burkucu kayıp bir aşk.

In the southeast region of Turkey, the Altun family lives in a small mountainside village plagued by a 25-year war, making their daily life a hellish struggle. As the war continues to intensify, the family is forced to migrate west to the city of Istanbul. While Haydar and Isa Altun decide to stay in Turkey with their young children, Davut Altun and his family migrate north to Norway, enlisting the help of smugglers. They eventually reach their destination and find work in a supermarket, but life as refugees proves relentless. Back in Istanbul, Haydar watches over the family as his wife undergoes an operation due to pregnancy complications. Their son makes friends with a group of transvestites, helping him to understand why he has felt different all of his life. While liberating, his newfound identity is seen as a disgrace to the rest of his family, leading him to flee from the abuse it produces.

Mayınların arasında, doğuda bir sınır köyü...
25 yıldır iki tarafın arasında kalan çaresiz insanlar...
Zorunlu göç uygulaması nedeniyle doğup büyüdükleri topraklardan, köklerinden ayrılmak zorunda kalan Altun aileleri, köklerinden koparak bir bilinmeze doğru yola çıkarlar.Davut Altun, ailesiyle birlikte kaçak yollardan da olsa en kısa zamanda Norveç'e gitmeyi istemektedir. Haydar Altun ve ailesi içinse göç yolu İstanbul'a doğrudur...Yolculuk başlamıştır...

Uxbal, single father of two children, finds his life in chaos as he is forced to deal with his life in order to escape the heat of crime in underground Barcelona, to break with the love for the divorced, manic depressive, abusive mother of his children and to regain spiritual insight in his life as he is diagnosed with terminal cancer.

Barcelona’da geçen hikayede, Javier Bardem, Uxbal adında kanuna aykırı işleriyüzünden başı polisle derde giren bir adamı canlandırıyor. Biutiful, zorunlu olarak yaptığı yasadışı işlerle para kazanmaya çalışan sorunlu ama sadık ve duyarlı bir babanın hikayesi.Bu filmde, baba olmayı, sevgiyi, ruhsallığı, suçu, pişmanlığı ve ölümlülüğü,Barcelona'nın tehlikeli yer altı dünyasında dengelemeye çalışan Uxbal'ın hikayesini izleyeceksiniz. Parasını kazanmak için hiçbir kural tanımıyor, çocukları için yaptığı fedakarlıklarda ise hiçbir sınır tanımıyor. Aynen hayatın kendisi gibi bu hikaye de başladığı yerde bitiyor.

Inspector Nick Cafmeyer seems to have it all - looks, brains and a successful career. But a dark cloud hangs over his life: since the age of nine, he has been haunted by the unsolved disappearance of his younger brother, Bjorn. Plettinckx, a known sex offender, was questioned but quickly released. Plettinckx lives close by and takes fiendish pleasure in harassing Nick. Then, when a disturbing case comes to light involving a missing nine-year-old, Nick heads a massive search which turns into a relentless manhunt.

Dedektif Nick Cafmeyer mükemmel kariyere sahip, başarılı bir müfettiştir. Ancak dokuz yaşındayken kardeşi Bjorn belirsiz bir şekilde ortadan kaybolunca, karanlık bir bulut çökmüştür yaşamına. Plettinckx ise herkes tarafından tanınan şeytani zevkleri olan bir seksomanyaktır. Dedektif Nick, Plettinckx'i sorgulamaya alır ama delil yetersizliğinden bırakmak zorunda kalır. Nick, kardeşinin bu seksomanyak adamla bir bağlantısı olduğunu düşünür ve amansız bir takip başlar...

When Keller Dover's daughter and her friend go missing, he takes matters into his own hands as the police pursue multiple leads and the pressure mounts. But just how far will this desperate father go to protect his family?

İki ailenin şükran günü bir araya geldiği bir günde, iki ailenin küçük kızlarının kaybolduğunu ortaya çıkar. Bununla birlikte Keller Dover (Hugh Jackman), genç ve yetenekli bir dedektiften (Jake Gyllenhaal) yardım ister. Saatin ilerlemesine rağmen iki küçük kız ortaya çıkmayınca panik dolu anlar ortaya çıkar.

This is the story of three well-meaning but flawed people: Paul Rivers, an ailing mathematician lovelessly married to an English émigré, Christina Peck, an upper-middle-class suburban housewife, happily married and mother of two little girls, and Jack Jordan, an ex-convict who has found in his Christian faith the strength to raise a family. They will be brought together by a terrible accident that will change their lives. By the final frame, none of them will be the same as they will learn harsh truths about love, faith, courage, desire and guilt, and how chance can change our worlds irretrievably, forever.

Üniversite profesör olan Paul Rivers, yakalandığı amansız hastalık yüzünden evliliğinde sıkıntılı günler geçirmekte ve tek umudunu kalp nakline bağlamış şekilde beklemektedir. Kötü günleri geride bırakarak eşi ve iki çocuğuyla mutlu bir hayata başlayan Cristina adlı kadın ise hayatının belki de en mutlu günlerini yaşamaktadır. Öte yandan iki çocuğu ve eşi ile zorluk içinde yaşayan Jack Jordan oldukça zor şartlarda yaşamasına rağmen, dini inancının kuvvetli olması sayesinde ayakta kalmayı başaran biridir. Birbirinden tamamen bağımsız bu üç kişinin hayatları beklenmeyen bir kaza sonucu kesişecektir.

Young FBI agent Clarice Starling is assigned to help find a missing woman to save her from a psychopathic serial killer who skins his victims. Clarice attempts to gain a better insight into the twisted mind of the killer by talking to another psychopath Hannibal Lecter, who used to be a respected psychiatrist. FBI agent Jack Crawford believes that Lecter, who is also a very powerful and clever mind manipulator, has the answers to their questions and can help locate the killer. However, Clarice must first gain Lecter's confidence before the inmate will give away any information.

Akademiyi başarıyla bitirmiş olan Clarice Starling artık genç bir FBI ajanıdır.Clarice, sapık bir katilin peşindedir.Katilin elinde bulunan bir kadını kurtarmaya çalışmaktadır.Bu katil, kurbanlarının derilerini yüzebilecek kadar psikopat bir sapıktır.Clarice, bu sapığa ulaşma amacıyla, bir başka psikopat olan ünlü Doktor Hannibal Lecter ile yakınlaşmak gerektiği yönünde bir plan yapar.Fakat, Clarice’in Lecter’dan alacağı bilgiler güvenini kazanmasına bağlıdır.

When Briony Tallis, 13 years old and an aspiring writer, sees her older sister Cecilia and Robbie Turner at the fountain in front of the family estate she misinterprets what is happening thus setting into motion a series of misunderstandings and a childish pique that will have lasting repercussions for all of them. Robbie is the son of a family servant toward whom the family has always been kind. They paid for his time at Cambridge and now he plans on going to medical school. After the fountain incident, Briony reads a letter intended for Cecilia and concludes that Robbie is a deviant. When her cousin Lola is raped, she tells the police that it was Robbie she saw committing the deed.

1935 yazının en sıcak gününde, on üç yaşındaki Briony Tallis, ablası Cecilia'nın soyunup yazlık evlerinin bahçesindeki küçük havuza girdiğini görür. Tıpkı Cecilia gibi Cambridge'den yeni dönmüş olan çocukluk arkadaşı Robbie Turner de kızı gözlemektedir. O gün sona ermeden bu üç gencin hayatı bir daha düzelmemek üzere değişmiş olacaktır. Robbie ile Cecilia başlangıçta hayal bile etmedikleri bir sınırı aşacak ve küçük kızın hayal gücünün kurbanı olacaklardı. Başkalarına ait sırlara tanık olan Briony, bir suç işleyecek ve bu suçun kefaretini ödemek için ölene kadar çabalayacaktır. Booker Ödüllü yazar Ian McEwan'ın en yetkin kitabı olan Kefaret, edebiyat çevrelerinin alkışladığı bir başyapıt. Çocukluğu, aşkı, savaşı, İngiliz toplumunu ve sınıf ayrımını akıcı, etkileyici bir anlatımla sunarken utanç ve bağışlama, kefaret ve günahları hoşgörmenin güçlüğü üzerinde düşünmeye yöneltiyor.

In South Boston, the state police force is waging war on Irish American organized crime. Young undercover cop Billy Costigan is assigned to infiltrate the mob syndicate run by gangland chief Frank Costello. While Billy quickly gains Costello's confidence, Colin Sullivan, a hardened young criminal who has infiltrated the state police as an informer for the syndicate is rising to a position of power in the Special Investigation Unit. Each man becomes deeply consumed by his double life, gathering information about the plans and counter-plans of the operations he has penetrated. But when it becomes clear to both the mob and the police that there's a mole in their midst, Billy and Colin are suddenly in danger of being caught and exposed to the enemy-and each must race to uncover the identity of the other man in time to save himself. But is either willing to turn on the friends and comrades they've made during their long stints undercover?

Köstebek, Massachusetts Eyalet Polisi’nin şehrin en büyük suç organizasyonunu çökertmek için geniş çaplı bir mücadele başlattığı Güney Boston’da geçiyor. Amaç, güçlü mafya babası Frank Costello’nun (Jack Nicholson) egemenliğine içeriden bir müdahaleyle son vermektir. Güney Boston’da büyümüş olan genç çaylak Billy Costigan’a (Leonardo DiCaprio), Costello’nun çetesine sızma görevi verilir. Billy, Costello’nun güvenini kazanmaya çalışırken, “Güney Yakası”nın sokaklarından gelen bir başka genç polis Colin Sullivan (Matt Damon) da eyalet polis teşkilatında basamakları hızla tırmanmaktadır. Üstlerinin bilmediği şey, Colin’in Costello için çalıştığı ve suç patronunun polisin hep bir adım önünde olmasını sağladığıdır. Her iki adam da, içine sızdıkları organizasyonun planları ve karşı planları hakkında bilgi toplarken, sürdürdükleri çifte yaşamları yüzünden oldukça zorlanmaktadırlar. Ama hem gangsterler hem polisler aralarında bir köstebek olduğunu anlayınca, Billy ve Colin sürekli olarak düşman tarafından yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya kalırlar.

Over a thirty-six hour period in Los Angeles, a handful of disparate people's lives intertwine as they deal with the tense race relations that belie life in the city. Among the players are: the Caucasian district attorney, who uses race as a political card; his Caucasian wife, who, having recently been carjacked by two black men, believes that her stereotypical views of non-whites is justified and cannot be considered racism; the two black carjackers who use their race both to their advantage and as an excuse; partnered Caucasian police constables, one who is a racist and uses his authority to harass non-whites, and the other who hates his partner because of those racist views, but who may have the same underlying values in his subconscious; a black film director and his black wife, who believes her husband doesn't support their black background enough, especially in light of an incident with the racist white cop; partnered police detectives and sometimes lovers, one Hispanic female ...

Los Angeles şehrinde birbirinden haberdar olmadan yaşayan sıradan basit insanların sadece otuz altı saatte birbirleri ile tanıştıklarını anlatıyor film...Bu insanların nasıl bir araya gelirken neler yaptıklarını nasıl yaşadıklarından bir kesit sunuyor bize...Yönetmen Paul Haggis bu filmde insanların kötü iken aynı zamanda iyi olduğunu anlatıyor...Irk kargaşası , insanların birbirine bakış açısı ve iyi olan kavramı ele alan film aynı zamanda en iyi film oscarını kazanarak ne kadar kaliteli olduğunu kanıtlamıştır...Ayrıca oyuncuların hepsi birer başrol ve hepside rollerinin hakkını sonuna kadar vermiş...

This Quentin Tarantino scripted film uses the theme of 'boy meets girl.' Here, though, boy meets girl, boy kills girl's pimp, couple takes pimp's coke, and bad boys chase couple. And Elvis is their Guardian Angel....

Sıradan bir hayatı olan Clarence çizgi roman dükkanında çalışmaktadır. Bir gün Alabama isimli fahişeyle tanışır ve ona aşık olur. Fakat onu eski hayatından kurtarmak hiç de kolay bir iş değildir ve bir de Alabama'nın patronundan uyuşturucu çalacaktır. Tony Scott'un kendi çektiği filmler arasında en sevdiği film olan True Romance' ın senaristliğini de Quentin Tarantino yapmıştır.

A paranoid, secretive surveillance expert has a crisis of conscience when he suspects that a couple he is spying on will be murdered.

İşinin ehli bir gözetleme uzmanı olan Harry’ye (Hackman) esrarengiz ve çok güçlü bir işveren tarafından, genç bir çifti takip edip casusluk yapma görevi verilir. Çiftin konuşmalarını teybe alan Harry, hayatlarına bir şekilde dahil olup, dinlediği bu insanların bir cinayete kurban gideceğinden şüphelenmeye başlar. Bir yandan kendi karmaşık iç dünyası ve münzevi hayatının hastalıklı yönleri; bir yandan geçmişinde yaşadığı kötü deneyimler, Harry’nin elindeki işi bir takıntıya dönüştürmesine yol açar. Yaptığı işi sorgularken, ölümcül bir paranoya onu yok etmek üzeredir.

A detective searches for the body of a femme fatale which has gone missing from a morgue.

İş kadını Mayka'nın cesedi morgdan kaybolur. Hayatta her şeyi düzenli ve planlı olan bu kadının ölümünün arkasındaki sır perdesi henüz aralanamamışken, bir de cesedinin ortadan kaybolması olayı daha da karmaşık hale getirir. Dava ile ilgilenmesi için dedektif Jaime Pena görevlendirilir. Jaime de eşini kaybetmiştir ve bu travmanın izlerini henüz tam olarak atlatamamıştır. Bu davayı hem kişisel duygularını çözüme kavuşturmak hem de hala meslekte iyi bir polis olduğunu göstermek için değerlendirecektir. Fakat olayın o kadar çok karanlık noktası vardır ki davaya dahil olan hiç kimse aslında göründüğü kişi değildir. Cinayetin ve kaybolan cesedin arkasını araştırdıkça hem maddi hem manevi farklı sonuçlara doğru yönelecektir...

Based on a true story that shocked the nation in 1965, the film recounts one of the most shocking crimes ever committed against a single victim. Sylvia and Jennie Fae Likens, the two daughters of traveling carnival workers are left for an extended stay at the Indianapolis home of single mother Gertrude Baniszewski and her six children. Times are tough, and Gertrude's financial needs cause her to make this arrangement before realizing how the burden will push her unstable nature to a breaking point. What transpires in the next three months is both riveting and horrific, leaving one child dead and the rest scarred for life.

1965'de yaşanan gerçek bir olayı konu alıyor . davaya bakan savcı Lorey New bu cinayetin 'Indiana eyaletinde bugüne kadar işlenmiş olan en korkunç cinayet' olarak yorumluyor. Sylvia'nın annesi ve babası panayırlarda çalışmaktadır ve şehir şehir gezmektedirler. bu yüzden Sylvia ve küçük kız kardeşini bir ev hanımı olan ama maddi sıkıntıda da bulunan Gertrude Baniszewski' ye bırakırlar. Bundan sonra olaylar başlar. Gertrude ayrıca psikolojik sorunları da olan bir bayandır ve ilaçlar almaktadır. Sylvia'yı bodrum katına kapatarak çeşitli işkenceler yapar bu işkencelere kendi çocukları ve mahallesindeki çocukları da katar. Sylvia'a işkence yapmak onlar için eğlence kaynağı olmuştur. film mahkeme salonundaki tanıklar ve sanıkların ifadeleri ile olaylar arasında gidip gelerek işlenmiştir.

Haunted by a secret, Ben Thomas looks for redemption by radically transforming the lives of seven people he doesn't know. Once his plan is set, nothing will be able to stop him. At least that's what he thinks. But Ben hadn't planned on falling in love with one of these people and she's the one who will end up transforming him.

Ben Thomas(Will Smith), geçmişindeki bazı hatalardan dolayı suçluluk duyan, intiharı düşünecek kadar depresif bir insandır. Kafasında devamlı intihar düşüncesinin dolaştığı Ben, hayatına giren tamamen yabancı 7 kişi vesilesiyle kefaretini ödeme şansını yakalayacak; bu sırada kalp hastalığı olan Emily'de (Rosario Dawson) aşkı bulacaktır.

In Nazi-occupied France, young Jewish refugee Shosanna Dreyfus witnesses the slaughter of her family by Colonel Hans Landa. Narrowly escaping with her life, she plots her revenge several years later when German war hero Fredrick Zoller takes a rapid interest in her and arranges an illustrious movie premiere at the theater she now runs. With the promise of every major Nazi officer in attendance, the event catches the attention of the "Basterds", a group of Jewish-American guerilla soldiers led by the ruthless Lt. Aldo Raine. As the relentless executioners advance and the conspiring young girl's plans are set in motion, their paths will cross for a fateful evening that will shake the very annals of history.

Aynı günlerda Avrupa’nın başka bir köşesinde Teğmen Aldo Raine (Brad Pitt), Yahudi askerler tarafından kurulan bir grubu düşmana karşı misilleme yapma amacıyla organize etmektedir. Düşmanları tarafından “Piçler” yakıştırmasıyla bilinen Raine’ın grubu, Nazi Almanyasının önde gidenlerine zarar verme misyonunu üstlenmiştir. Bu amaçla, Alman sinema oyuncusu ve gizli ajan Bridget Von Hammersmark (Diane Kruger) ile işbirliği yaparlar.Shasoanna’nın kendi intikamını alma planlarını yaptığı bir sinema salonunun çatısı altında hepsinin kaderleri kesişecektir.

Waking groggy in pitch darkness, Paul Conroy, an American truck driver working in Iraq in 2006, slowly realizes he is trapped inside a wooden coffin, buried alive. With his cigarette lighter, he can see the trap he is in, and he quickly realizes that there's not enough air for him to live long. He finds within the coffin a working cellphone, which allows him contact with the outside world. But the outside world proves not to be very helpful at finding a man buried in a box in the middle of the Iraqi desert. Paul must rely on his best resource--himself.

Paul Conroy eski ahşap bir tabuta canlı canlı gömülmüş halde uyanır. Buraya onu kimin, neden koyduğunu bilemese de, kurtulmasına yardım edebilecek tek şey elindeki cep telefonudur. Zamana karşı verdiği bu savaşta en büyük düşmanları telefonun iyi çekmemesi, şarjının az kalması ve havasızlıktır. Buradan kurtulması için sadece 90 dakikası vardır.

Based upon a real-life story that happened in the early seventies in which the Chase Manhattan Bank in Gravesend, Brooklyn, was held siege by a gay bank robber determined to steal enough money for his male lover to undergo a sex change operation. On a hot summer afternoon, the First Savings Bank of Brooklyn is held up by Sonny and Sal, two down-and-out characters. Although the bank manager and female tellers agree not to interfere with the robbery, Sonny finds that there's actually nothing much to steal, as most of the cash has been picked up for the day. Sonny then gets an unexpected phone call from Police Captain Moretti, who tells him the place is surrounded by the city's entire police force. Having few options under the circumstances, Sonny nervously bargains with Moretti, demanding safe escort to the airport and a plane out of the country in return for the bank employees' safety.

Birinci sınıf dolandırıcı Sonny ve arkadaşı Sal, Brooklyn Bankası’nı soymaya karar verirler. Bankada yaşanan küçük aksiliklerle sinirleri gerilen ikili, bankada tüm kasaların boş olmasıyla şoka girerler. Bu esnada bankanın çevresini donatan polisler karşısında ne yapacaklarını şaşıran ikili, biraz şaşkınlıktan biraz da mecburiyetten içerideki insanları rehin almak zorunda kalırlar. Sonrasında gelişen onlarca sürpriz olay karşısında tamamen tepkisiz kalan ikili kendilerini kısa zaman içerisinde hem suçlu hem de kahraman olarak görme şansına erişirler.

Memento chronicles two separate stories of Leonard, an ex-insurance investigator who can no longer build new memories, as he attempts to find the murderer of his wife, which is the last thing he remembers. One story line moves forward in time while the other tells the story backwards revealing more each time.

Leonard Shelby, pahalı takım elbiseler giyer, son model bir Jaguar kullanır; bunun yanında ucuz, tanınmamış motellerde konaklar ve ödemelerini hep nakit parayla gerçekleştirir. Başarılı bir iş adamı görüntüsündedir... Ancak Leonard'ın tek işi intikam almaktır; karısının ırzına geçip öldüren adamın peşindedir. Şüpheleri polis tarafından dikkate alınmayan Leonard'ın yaşamındaki tek mücadelesi, adalet arayışı uzerine kurulmuştur. Katili belirlemesinde ise büyük bir zorlukla karşı karşıyadır. Leonard'ın nadir görülen, tedavisi olmayan bir hafıza kaybı hastalığı vardır. "Kaza" oncesi olayları tüm ayrıntılarına kadar hatırlayabilen Leonard, 15 dakika önce ne olduğunu, ne yaptığını, nereye gittiğini ve neden gittiğini bilememektedir.

Andrew Beckett, a gay lawyer infected with AIDS, is fired from his conservative law firm in fear that they might contract AIDS from him. After Andrew is fired, in a last attempt for peace, he sues his former law firm with the help of a homophobic lawyer, Joe Miller. During the court battle, Miller sees that Beckett is no different than anyone else on the gritty streets of the city of brotherly love, sheds his homophobia and helps Beckett with his case before AIDS overcomes him.

Eşcinsel ve işinde başarılı bir avukatın (Tom Hanks) birgün AIDS virüsü taşıdığını fark edilip, çok geçmeden çalıştığı hukuk bürosundaki işine de sudan bir sebepten dolayı son verilir. Şirketin patronu ile arasının çok iyi olmasından dolayı buna çok şaşıran avukat, şirketi ve patronu aleyhine mahkemeye dava açmaya karar verir. Böylece AIDS kurbanın bir insanın toplum içindeki yerini sorgulayan bir dava da başlamış olur. Ve ona bu hukuk mücadelesinde arkadaşı (Denzel Washington) yardımcı olur.

Frank is a retired Lt Col in the US army. He's blind and impossible to get along with. Charlie is at school and is looking forward to going to university; to help pay for a trip home for Christmas, he agrees to look after Frank over thanksgiving. Frank's niece says this will be easy money, but she didn't reckon on Frank spending his thanksgiving in New York.

Bir Kolej öğrencisi olan Charlie, paraya ihtiyacı olduğundan kör bir adama, bir nevi bebek bakıcılığı yapmaya razı olur ama iş, umduğu kadar basit olmayacaktır. Çünkü Emekli Albay Frank Slade' in haftasonu için çok özel bir planı vardır.
Bu plana yolculuk, kadınlar, iyi bir yemek, birinci sınıf şarap, tango, limuzin ve ne yazık ki, bir de 45' lik dahildir. İşin kötüsü, bunları yaparken Charlie' yi yanından ayırmaya da hiç niyeti yoktur.

A modern day look at America's war on drugs told through four separate stories that are connected in one way or another. A conservative judge who's just been appointed as the US drug czar learns that his teenage honor student daughter is a drug addict. A beautiful trophy wife struggles to save her wealthy husband's drug business, while two DEA agents protect a witness with inside knowledge of the spouse's business. In Mexico, a slightly corrupt, yet dedicated cop struggles with his conscience when he learns that his new boss may not be the anti-drug official he made himself out to be.

Amerika'nın uyuşturucu ile mücadelesinden ve giderek uluslararası bir ticaret ağı kuran uyuşturucu çetelerinden bahseden, karmaşık kurgusu ile içiçe geçmiş pek çok öyküyü perdeye taşıyan ve uyuşturusu dünyasının mafya ve devlat taraflarından dikey kesitler sunan 'Traffic' yılın en başarılı yapımları arasında gösteriliyor. Soderbergh'in omuz kamerası ile çektiği filmindeki ana karakterlerin öyküleri şöyle: Hakim Robert Wakefield uyuşturucu ile mücadele komisyonunun başına atanır. Sert ve muhafazakar yanı ile tanınan hakim bir yandan uyuşturucu mafyası ile uğraşırken, bir yandan da kızının bağımlı olduğunu öğrenip şok geçirir. Kocasının tutuklanması üzerine şaşkına dönen ve onun asıl işinin uyuşturucu ticareti olduğunu öğrenen Helena Ayala, bir anda yabancısı olduğu bir dünyanın içinde bulur kendini. Meksika'da ise bir polis ahlaki ikilemler içinde yanıp kıvranmaktadır.

As she lay dying in a hospital bed on the eve of Hurricane Katrina hitting New Orleans, an elderly woman asks her daughter Caroline to read from a diary left to her by a man named Benjamin. Born on the same day World War I ended, Benjamin Button's mother died giving birth to him. As a newborn, he was old and wrinkled and his horrified father Thomas Button leaves him on the doorstep of an old folk's home. Benjamin fits in well for, despite his young age, he looked as old as most of the residents. Benjamin soon realizes that he is growing younger, not older however. Early on, he meets the love of his life, Daisy, a beautiful red-haired, green-eyed child who grows into a beautiful woman while Benjamin grows into a handsome young man. Their lives take many different turns and making a life together is long in coming. It also is of limited duration given their ultimately different fates.

Film, seksenli yaşlarında doğup, geriye doğru yaşlanan bir adamın hayatını konu alıyor. Benjamin Button hepimiz gibi zamanı durduramayan bir adamdır. Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda, 1918’de, New Orleans’tan başlayıp 21. yüzyıla uzanan serüveniyle, onun hikayesi herhangi birininkinden daha sıradışı bir hayatı içerir.